Sıradanlık ve Ortalama Kavramları Üzerine

Dün akşam fikirlerine çok saygı duyduğum bir arkadaşımla sohbet ederken konu bir anda ortalama kavramına  geldi. Bu yazı tekrar biraz da 29.03.2020 tarihli Korona Futbol……. Başlıklı metinde geçen noktaların yeni bir iki futbol olayı ile birleştirilerek değerlendirilmesidir. Ancak asla bir futbol yazısı değildir. Benim için tamamen hayat algısı kavramına ilişkindir.

Anımsayacaksınız  milli futbol takımımızın bir alt lige düşmesi üzerine yönetime eleştiriler geldi ve özetle “Almanya da  6 gol yedi İspanya’dan” söyleminin de geçtiği bir cevap verildi.

Sayın Okurlar, bana göre istisnai başarılar ve sonuçlar ile istisnai başarısızlık ve sonuçların hiçbir önemi neredeyse yoktur. Ve hatta hayata renk kattıkları, bizi kendimize getirerek olumlu etkiler yaratabileceği dahi bence söylenebilir. Başarı ve sonuç kavramını ise sadece asla ve asla futbol/spor alanı için söylemiyorum. Ekonomi, sanat, siyaset, çevre, adalet, aşk ve dahi aklınıza her ne geliyor ise o alan için söylüyorum.

İnandığım kavram, alan bağımsız, başarılar sıradanlaştıkça, tekrarladıkça, rutinleştikçe ve dahi benzer sizin aklınıza hangi kavram geliyor ise işte öyle oldukça büyürler ve önem kazanırlar. Başarısızlıklarda ne kadar istisnai olurlar ise gerçekleştikleri o anda ne kadar büyük olsalar da aslında o kadar önemsizleşirler. Yukarıdaki “Almanya’nın 6 gol yeme” örneğine gelirsek bence bunun hiçbir önemi yoktur. Olay zaten Almanya’nın futbolunun 6 gol yemeye şaşılacak bir düzeye gelmesidir. Ama yineliyorum bu kavramı futboldan arındırın. Örneğin enflasyon verilerine gelelim. Almanya’da yıllık enflasyon verileri 2018 ve 2019 yılları  için % 2 altında benim bildiğim. Şimdi bu yıl korona nedeni ile örneğin % 8 olsa ne farkeder? Çünkü bir şekilde bu özel durum bitince eski haline  dönecek. Yani sıradan durumu başarı. Ekstra bir durumun yarattığı özel bir olumsuzluk başarısızlık değil. Örneğin Almanya’nın -çıkış noktası bizzat Almanya olarak- kendine ait kaç tane araç markası var. Yarın bir yeni marka ekleseler kim şaşar ve Almanya’nın kendisinde kim havalara yaşasın diye sıçrar. Çünkü bu Almanya için son derece doğal bir durum. Yani başarı aracı bizzat tasarlamanın/üretmenin sıradanlığında.

Ya da gelelim bambaşka bir örneğe. Yıllarca beraber olduğunuz insan bir sabah uyandığınızda size “Günaydın seni seviyorum aşkım” derse mutlu olmalı mısınız? Ben olmam. Ama her sabah uyandığınızda aynı insan, aynı veya artan bir coşkuyla hep aynı cümleyi söylüyorsa ve siz her sabah o cümleyi bilseniz de duyup ben de demek istiyorsanız yani aşk sıradanlaştıysa! Asıl mutluluk bu değil midir?

Ne zaman ki bilim insanlarımız başarılarını başka ülkelerde değil de kendi ülkemizde elde etmeye başlarlar o zaman  en mutlu zamanımızdır. Almanya’da Türk bilim insanlarının geliştirdiği aşıyla başka birçok bilim insanımızın ABD’de elde ettiği olanaklarla yakaladığı başarıların bizim için bir anlamı yoktur bence. Önemli olan onların hepsini vatanımızda tutup burada aynı bilimsel başarıları sürekli olarak elde etmelerini sağlamaktır. Asıl mutluluk, asıl başarı budur.

Lütfen hayatımızdaki acıları, sorunları sıradan olmaktan çıkarıp, başarıları, mutlulukları sıradan hale getirmenin çok ama çok önemli olduğunu kavrayabilelim. Hayatımızdaki hiçbir olumsuzluğu -ne olduğu hiç önemli değil-  yadırgamıyorsak/yadırgayamıyorsak asıl vahamet budur.

Sıradanlığın ortalaması hangi tarafta olduğuna göre çok önemlidir.

Sinan Çakaloz
İş Analisti

Fotoğraf : Senem Şentürk 

Hakkında Sinan Çakaloz

Ayrıca Kontrol Et

Maaş Hesaplarında Vergi Dilimleri

Son günlerin çok yoğun konularından biri maaş hesaplamalarında vergi dilimlerinin yükseltilmemesi. Bu dilimin yükselmemesi matematiksel …

Bir yanıt yazın

Translate »