Asgari Ücrete Zam

Sayın Okurlar, kendimce enflasyon, hayat pahalılığı ilişkisi üzerine birkaç yazı kaleme almıştım. Sonra siyaset dahil enflasyon/hayat pahalılığı ilişkisi üzerine  yorumlar başladı. Ve en sonunda işveren kesimi de hayat pahalılığı konusuna girdi ve hatta asgari ücret artırılmalı dedi. Şimdi bu noktayı koyun bir kenara. Tüm kişisel aidiyetlerden sıyrılarak tamamen resmi verileri dikkate alarak bazı veri /fiili durumu kısaca notlayalım. (Bu yazı sadece maaş ile çalışanlar üzerinedir.)

  • Enflasyon yapısal bir biçimde yüksek. (Maliye Bakanlığı açıklaması sanırım  2023 yılı sonu için 19,9. Yani 2023 yılı sonu için tek hane yok. Ve yineliyorum bizim tek hane algımız % 10 altı. Bu oran, olumlu anlamda hedef ülkelerde ise sorun.)
  • TÜFE değeri ÜFE değerinden çok düşük. Yani üretici kendi maliyetini bir şekilde tüketici fiyatına tam olarak yansıtmıyor.
  • Buna rağmen hayat pahalı. (Siyaset de iktidarı ile muhalefeti ile bunu kabul ediyor.)

Şimdi veri durum eğer bu ise asgari ücret nasıl artar? Neden devlet artırsın? İsteyen işveren artırsın. Tutan mı var? Ama işte tam da burada işveren diyor ki asgari ücreti artıralım ama işveren üzerindeki vergi yükünü/işveren payını azaltalım. Peki bu durumda asgari ücrete zammı kim yapmış oluyor? Çünkü unutmayalım, dünya üzerinde hiçbir devletin parası yoktur. Vergiler başta olmak üzere kamu kaynaklarını kullanır. Yani işveren payı düşerse, düşüren halk adına hareket ederek halkın parasını harcayan devlettir. Bir yani daha,  halka zam yapmak için halkın parası kullanılmış olur. Bir başka nokta evet devlet işverene yardımcı olsa dahi işverenin yükü (maliyeti) daha da artacaktır. Bu durumda mutlaka bu maliyet artışı bir şekilde tüketici fiyatlarına yine yansıyacaktır. Tüketici fiyatlarına yansıması demek en azından ÖTV, KDV olarak toplumun devlete daha fazla vergi aktarması demektir. (Çünkü ÖTV, KDV işlemine konu olan ürün/hizmet matrahı artmış demektir.) Alın size bir döngü. Düpedüz kendi maaş artışınızı kendiniz finanse ediyorsunuz neredeyse.

O zaman şöyle yapsak mı ne dersiniz? Neden işverene destek olunsun? İşveren de maaşa zam yapmasın. Vatandaş bu halde mi kalsın demektesiniz. Hayır geçici bir yasa çıkartalım. Tek hane madem hedef (Tek hane konusunda görüşlerim belli ama geçelim) bu hedef gerçekleşinceye kadar Maliye Bakanlığı TÜİK tarafından saptanan yoksulluk sınırı ile bu sınırın altında ödenen net maaş arasındaki farkı doğrudan sigortalı T.C. vatandaşlarının (Son 25 yılda T.C. vatandaşı olanlar hariç örneğin) hesabına yatırsın. Bu durumda hiçbir şekilde işverene teşvik gerekmediği gibi işveren de kendisi zam yapmayacağı için o andaki üretim/tedarik vb  maliyeti artmayacaktır. Ayrıca kısa vadede bir tüketim artışı yaşanabileceğinden yine vergi geliri de artabilecektir. Ancak çok özetle şunları söylediğinizi duyuyorum.

  • Bütün maaşlar bir anda asgari ücrete düşürülerek veya işten çıkartıp yeniden işe asgari ücretle alınarak farkı devletin ödemesi sağlanır.
    • Doğru matematik bir olasılık. Ancak bu durumda da maaşlarda indirim yapma ve işten çıkartıp aynı kişiyi aynı grubun başka şirketinde çalışır gösterme de yasaklanır bu geçici yasa geçerli olduğu sürece. Yine ayrıca bu yasa geçerli olduğu sürece işveren hangi nedenle olur ise olsun işten çıkarma uygular ise yararlanmakta olduğu her türlü teşvik kesilir denir. (Ayrıca bu ödemenin yapılacağı vatandaşların bir bölümünün zaten kamu personeli olduğunu da unutmayalım.)
  • Peki bu halkın cebinden finanse değil mi? Fark şu yineliyorum, biri işveren maliyetine yansır biri yansımaz.
  • Peki hadi kısa vadede olabilir dedik. Ama zaten yukarıda dediğimiz TÜFE’ye yansımayan ÜFE yok mu? Fırsattan istifade bu yansıma hızlanmaz mı? Evet bence de olur.

Peki o zaman dönmedik mi başa. Yani yapısal bir sorunu geçici/güncel etkili önlemlerle çözemeyiz. Peki bir soru daha hiç mi bir şey yapmayalım. Bence bu yazdıklarım çok geçici süre için yapılabilir. Ama asıl artık çok ciddi olarak geleceğimizi planlamak zorundayız. Ve bunun 1. Maddesi ise topluma 6 ayda (ki bundan vazgeçildi) 2 yılda vb sorunu çözeriz vaadinden vazgeçmektir. 2. Madde hoş olmasa da bizlerin de bunu kabul etmesidir. 3. Madde -ki bu tekrar- bir an önce kişisel aidiyetlerden sıyrılarak hedeflediğimiz gelecek ne düşünme zamanı artık? Yani gerçekten fiziksel bir şeyler yapmadan önce düşünme eylemi.

Karar sizin.

Fotoğraf : Pixabay

Hakkında Sinan Çakaloz

Ayrıca Kontrol Et

Maaş Hesaplarında Vergi Dilimleri

Son günlerin çok yoğun konularından biri maaş hesaplamalarında vergi dilimlerinin yükseltilmemesi. Bu dilimin yükselmemesi matematiksel …

Translate »